Parachrom pandül
Neden mavinin bu tonu?
Karşınızda Parachrom pandülümüz. Saatin kronometrik dakikliğinin koruyucusu. 2005’te çıkan ve tamamen atölyelerimizde tasarlanıp üretilen bu pandül, metal alaşımlı pandüllerin zirve noktası. Görselin boyutu sizi yanıltmasın.
Kenarı tek bir saç telinden bile ince, ağırlığı ise bir incininkinden çok daha az. Üstelik sarmal haldeyken çapı birkaç milimetreyi bile geçmiyor. Dış etkenlere karşı onu koruyan kasa dışa o kadar kapalı ki tam da buna uygun biçimde “Oyster” (İstiridye) adını almış. O yüzden Parachrom’un rengini gözlerinizle görmenizin çok ender bir olasılık olduğunu söylemeye gerek bile yok. Peki biz görünmeyen bu parçanın ne renk olduğunu neden önemsiyoruz? Çünkü mavinin bu tonu, saat yapım sanatında mükemmeliyet geleneğimizi yansıtıyor. Niyobyum, zirkonyum ve oksijenin yalnızca bize özgü alaşımının, oksidasyon işlemini durdurmak için anodize edildiğinde tam olarak aldığı renk. Bu mavi bizim için vazgeçilmez, çünkü daima koruduğumuz uzun ömürlü performansı simgeliyor. Pandül manyetik alanlardan etkilenmiyor, sıcaklık değişimleri karşısında sarsılmıyor ve paslanmaya karşı olduğu gibi darbelere karşı da dirençli. Bu nedenle, Parachrom pandül ile donatılmış her Rolex, son derece düzenli ve sürekli bir ritimle tıklıyor.