1860’tan bu yana düzenlenen The Open, dünyanın en eski golf turnuvasıdır. Sezonun son majorı olan turnuva, geleneksel olarak Birleşik Krallık’ta temmuzun üçüncü haftasında, her sene tanım gereği deniz kıyısında bulunan başka bir links tipi sahada ve bazen zorlu hava koşulları altında gerçekleşir.
The Open’ın galibi 1872’den bu yana ikonik Claret Jug ödülünü ve Yılın Şampiyon Golfçüsü ünvanını kazanır. R&A tarafından düzenlenen The Open, genelde her beş yılda bir golfün vatanı olan St. Andrews’a geri döner. Rolex, The Open’ın Sponsoru’dur ve saatleri 1981’den bu yana her yıl Şampiyonaya ev sahipliği yapan sahaları donatır.
Eğer insanların hatırlayacağı bir oyuncu olmak istiyorsan, St Andrews’daki The Open’ı kazanman gerekir.
Şampiyonayı kazanmak yalnızca tarihin yüküne karşı değil aynı zamanda zorlu links sahalar ve tahmin etmesi zor hava koşullarıyla doğanın güçlerine karşı da mücadele etmek demektir. İkonik Claret Jug’ı havaya kaldırmak, Rolex Marka Şahitleri Tom Watson, Tiger Woods ve Üç Büyükler olarak da anılan Arnold Palmer, Jack Nicklaus ve Gary Player’ın da aralarında olduğu, golfün en büyük oyuncularının bazıları için başarının doruk noktası olmuştur.
Değerini tam olarak idrak etmem belki yıllar alabilir ama “Golf’ün Yuvası”nda düzenlenen The Open’ı kazanmanın, bu sporda imza atılabilecek en üstün başarı olduğunu düşünüyorum.
